Psikolog Adayı FAZİLET
1999 yılı, Erzincan doğumluyum. Bir üniversitenin psikoloji bölümünde üçüncü sınıfı öğrencisiyim. Ruh sağlığı, hep ilgimi çeken bir konuydu ve bu bölümde öğrenim görmekten keyif almaktayım. Bu meslekte çalışacağım için de mutluyum.
Annem ve babam hayattalar. Dört kardeşiz ve kardeşlerim de benim gibi öğrenim görmekte. Ailemden yana hiçbir şikâyetim yok; hepsinden çok memnunum. Dünyaya yeniden gelecek olsam, yine kendi aileme denk gelmek isterdim. Genel olarak başarılı bir eğitim hayatım oldu; çünkü bizim gibi maddi olanaksızlıklar çekenler için başarı, adeta tek çare, tek kurtuluş yoludur eğitim. Ben ve benim gibi arkadaşlar, çok küçük yaşlarda ev geçindirme derdine düşen insanlarızdır aslında. Çok mu zordur durumumuz? İnanın çok zordur.
Hep çok çalıştım; derslerimi ihmal etmedim ve dilediğim bir bölümü kazandım. Üniversite hayatımda da çok sıkıntı çektim. Maddi olarak normalde gençlerin en hoşnut oldukları zamanlardır üniversite yılları; ama beni için sorunlu zamanlardı. Zor koşullara rağmen yıl sonu ortalamalarımı hep yüksek tuttum. Bu salgın hastalık dönemindeyse, apar topar evlere gönderildik. Babam işten çıkarılmıştı; annemse zaten ev hanımıdır ve 3 kardeşim de öğrenim görmekteydi. Maddi anlamda çok zor durumdaydık. Öyle ki bölümümün alan kitaplarımı alma olanağım bile yoktu.
Böylesi zor bir dönemimde, üniversitemin sayfalarına girdiğimde, EGET Vakfı’nın üniversite öğrencilerine burslar verdiğini görüp başvuruda bulundum. Burs almaya hak kazandığımı öğrendiğim günkü mutluluğumu ise anlatamam. Yıllar geçse bile unutulması çok zor olacak bir gündü benim için. O gün, bugündür, böylesi yardımsever böylesi faydalı bir vakfın içinde yer aldığım için şükürler ediyorum.
Mesleğimi icra etmeye başladığım zaman, ben de EGET Vakfı oluşumu sıkı sıkı sarılıp elimden gelen desteği sağlayacağım bu vakfa. EGET Vakfı’na ve bağışçılarına minnettarım. Rabbim, sizi başımızdan hiçbir zaman eksik etmesin; ayağınıza taş değdirmesin. Sizler bu ülkenin geleceğine, yani bize sahip çıktınız; bize çok güzel örnek oldunuz. Biz de sizin gibi ilerde, eğitimleri döneminde maddi zorluklar çeken öğrencilere yardım edeceğiz.
Ben EGET Vakfı’nı halka halka bir zincire benzetiyorum: Beni, bizi bu halkaya aldığınız için teşekkür ediyorum. Bu zincirin bir devamı da ben olacağım. EGET Vakfı ve bağışçılarını böyle güzel başarılara imza attıkları için tebrik ediyorum. Umarım birlikte daha da büyüyecek, daha çok insana yardım eli uzatacağız. EGET Vakfı ailesinin bir üyesi olduğum için çok mutluyum, biraz da gururluyum açıkçası.
Siz benim ve benim durumumda olan arkadaşların hayatına dokundunuz.
Dokunduğunuz her bir kalbin, size de daha çok başarılar getirmesi dileğiyle…