Avukat Adayı SENEM
Merhabalar,
Emekli bir fabrika işçisinin en küçük çocuğuyum. 5 kardeşiz ve ben bu ‘en küçük olma’ avantajından, ta ki ben 9 yaşımdayken babam vefat edene kadar yararlandım. Bu olaydan sonra hayat, ben istemesem de, beni büyümeye zorladı. Babam vefat ettikten sonra, okul harçlığımı çıkartabilmek için her sene farklı işlerde çalıştım. İlkokul, orta okul derken yanlış lise tercihinden dolayı iyi bir liseye gidemedim. Ama pes etmedim, her ne kadar bir klasik lisede okusam da elimden geleni yaptım ve çok çalıştım. Kendime ait bir odam ya da bir çalışma masam olmaksızın; televizyon ve insan seslerinin çok fazla duyulduğu ve benim bir köşesine büzülüp soba kenarında ders çalıştığım bir evde ve aileden herhangi bir destek almaksızın sürdü eğitim dönemim. Gerekirse aç kalmakta; ama test kitapları almak için para biriktirebilmek üzere her fırsatta çalışmaktaydım. Bu koşullara rağmen istediğim bir bölümü kazanmak nasip oldu. Bu süreçte, beni desteklemeyenler, hatta engelleyenler de; başarılı olamayacağıma inananlar da olageldi. Ama şunu biliyordum: Bir işi beceremeyenler, senin de beceremeyeceğine inanmak isterler!
Kendime olan inancım ve sevdiklerimin desteğiyle, şu ânda öğrenimimi Hukuk Fakültesi’nde devam ettirmekteyim.
Yine çok çalışıyorum, elimden geleni yapıyorum; çünkü zirveye çıkmak zor. Zirvede kalmaksa daha da zor. Ben bu bilinçle çalışmaya devam ederken, EGET Vakfı ile karşılaştım. Onların destekleriyle omuzumdaki yük biraz daha azaldı. Onlara minnettarım.
Şu anda tek bir amacım var: Vatana ve millete hayırlı ve en önemlisi, denizde damla misali bile olsa, hakkıyla adalet dağıtabilen iyi bir hâkim olabilmek. Adım adım ilerlediğim bu yolda, bize bir aile sıcaklığı sunan; bizi destekleyen EGET Vakfı’na sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Senem.