Avukat Adayı M. YUSUF

Merhaba;
Ben, Hukuk Fakültesi, 1.sınıf öğrencisiyim.
Biz, üç kardeşiz. Üçümüz de kendi kendimize bir söz verdik: En güzel yerlere gelebilmek için elimizden geleni yapıp her zaman daha da iyisini gerçekleştirebilmek üzere çabalamak… Büyük ablam Tıp Fakültesi’nde 4. sınıf öğrencisi. Ortanca ablam ise psikoloji bölümü 2. sınıf öğrencisi. Babam geçimimizi sağlamak adına neredeyse bütün meslek dallarını denemiş; fakat çabalarının karşılığını alamamış biri. Annem, yaşadığımız bu coğrafyanın kaderinden muzdarip: İlkokulda çok başarılı bir öğrenciymiş; ama ‘kız çocukları okula gönderilmez’ zihniyetinin kurbanı olmuş. Ne var ki koşullara boyun eğmeyen annem; 44 yaşında üniversite eğitimini başarıyla tamamladı.
İlkokul 5. sınıf öğrencisiyken, Türkiye genelinde yapılan bir sınavda il dördüncüsü olarak burs almaya hak kazandım. 7. sınıf öğrencisiyken girdiğim kitap okuma yarışmasında birinci olarak bir fotoğraf makinesi ile ödüllendirildim. Demem o ki çalışmalarımın karşılığını eninde sonunda alabileceğimi, henüz ortaokul öğrencisiyken fark ettim. Liseyi Diyarbakır’ın en iyi Anadolu lisesinde okumaya hak kazandım. 11.sınıfta alan seçimi yaparken eşit ağırlık alanını seçmemin benim için daha iyi olacağını düşündüm; ancak okulumuzda eşit ağırlık sınıfı açılmadı. Özel okulların bursluluk sınavlarına girdim. Eşit ağırlık sınıfı açacağını söyleyen bir özel okulu tam burslu olarak kazandım. Kaydımı yaptırdığım bu okulda yeterli ve düzgün bir eğitim görememekten dolayı, okulun yanlış uygulamalarını ve eksiklerini anlattığım bir eleştiri yazısı yazdım. Okul yönetimi tarafından aranıp tehdit edildim; beni, avukatları aracılığıyla dava edeceklerini söylediler. Yazdıklarımda en ufak bir yanlışlık yoktu; haklıydım. Avukat tutacak imkanımız olmadığından, yazımı kaldırmak zorunda kaldım. O gün. Ben de avukat olmaya karar verdim. Üniversite sınavında ilk 5000’e girip hayalim olan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandım.
İyi bir avukat olmanın yanısıra en az beş dil öğrenmek; dünyayı dolaşmak; gideceğim her ülkede kendime bir şeyler katabilmek ve insanların hayatlarında olumlu bir yer edinebilmek, en büyük idealim. Bir başlangıç olarak, Belediye Halk Eğitim Merkezi’nde işaret dili ve İngilizce eğitimi görüyorum. Mey ve gitar öğrenmeye çalışıyorum.
Gerek ben, gerekse kardeşlerim, çocukluğumuzdan itibaren, kendi kaderlerimizi kendimizin yazmak zorunda olduğunu bilerek büyüdük. Bize bunu öğreten ailemin kişiliğime kattıklarını ve EGET Vakfı’nın ekonomik desteklerini kendime birer borç sayıp bunlara layık bir birey olmak için elimden geleni yapıyorum ve yapacağım.