EGET VAKFI ÜLKEMİZİN VE MUĞLA’NIN YÜZ AKI OLDU…

Haber Kaynağı: Hamle Gazetesi

EGET Vakfı Ülkemizin ve Muğla’nın yüz akı oldu…

15 Nisan 2025/Özcan Özgür

MUĞLA’NIN VAKIFLARI

Bugün sizinle EGET Vakfı’nın başarılarından birini paylaşacağım.

Bunu yapmadan önce google amcaya Muğla’nın vakıflarını sordum. Her ilçede bir “Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı” vardı ve bunun yanında aralarında birçoğumuzun bildiği “Muğla Vakfı”, “FETAV”, “BOYTAV”, “Muğla Yardım Sevenler Vakfı”, “Muğla Sıtkı Koçman Vakfı” ve “EGET Vakfı”nın bulunduğu 10 kadar vakfın olduğunu gördüm.

Şaşırdım… Daha çok olmalıydı. En çok Bodrum’da, en az Muğla’daydılar. Belki de bu Muğla’nın bir “vakıf, vakıfçılık kültürü” olmayışından bu böyle…

İl merkezindeki üç vakıftan Muğla Sıtkı Koçman Vakfı’nın, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nin Kurucu Rektörü ve aynı zamanda üniversitemizin hamisi rahmetli Sıtkı Koçman ile birlikte Vakfın kurucusu ve ilk Başkanı Prof. Dr. Ethem Ruhi Fığlalı zamanında “Muğla sosyal yaşamında” bir yeri ve saygınlığı vardı… Şimdi rahmetli Koçman’ın vefatının yıl dönümlerinde gündeme geliyor o kadar…

Mimar, Ressam, Fotoğraf Sanatçısı, Yazar, Ozan ve Düşünür Safai Özer tarafından 10 yıl önce kurulan EGET Vakfı ise Muğla’nın hem sosyal hem de ekonomi yaşamında aktiviteleri yaşarken, kurucusunu da hem ‘yaşatıyor’, hem ‘tanıtıyor’… Ki, vakfın yöneticileri tarafından Safai’nin bu yaşamdan irtihalinin 3. Yıl dönümü 9 Mart’ta “O hâlâ bizimle, paylaşılan her iyilikte, öğrenmeye devam eden her gençte.” diye yapılan paylaşımda şöyle denilmişti:

2015 yılında, eğitimde fırsat eşitliği sağlamak ve doğayla uyumlu bir gelecek inşa etmek için en büyük hayallerinden birini gerçekleştirerek EGET Vakfı’nı kurdu. Bugün, bursiyerlerimiz, ekolojik tarım projelerimiz ve sürdürülebilir çalışmalarımızla onun mirasını yaşatmaya devam ediyoruz.

Niyetim Sıtkı Koçman Vakfı ile EGET Vakfı’nı karşılaştırmak değil. Ki birisi ismiyle müsemma, birisi aktiviteleriyle… Birisi sadece burs veriyor, öteki burs verirken, ‘üretiyor’; bursa kaynak yaratıyor, iktisadi işletmelerinden yararlanıyor. Aynı değiller. Aynı olmayanları karşılaştırmak yakışık almaz.

Google amcadan (haladan da diyebiliriz) ben Muğla’nın vakıflarını sorgularken aklıma gelen soru ise şu oldu:

Gerçi Sıtkı Koçman da Safai Özer’de Muğla için ve elbette gençler için düşünmüş, bir değil bir çok çivi çakmış, ter damlası dökmüş olarak hepimizden çok daha Muğlalı olmuşlar, ama Muğlalı varsılların (kendi çapında veya değil hayır işi yapanları tenzih ediyorum) neden böylesi vakıf girişimleri olmamıştır?

Neyse sonunda bugün EGET ( Eğitim, Geriatri, Ekolojik Tarım, Turizm) Vakfından söz edebiliyorum.

Vakfın sosyal medya (https://www.facebook.com/EGETVAKFI) paylaşımlarında gördüm.

EGET Vakfı tarafından geliştirilen HEEFTA – Holistic Environmental Education from Training to Action (Bütüncül Çevre Eğitimi: Eğitimden Eyleme), Interreg NEXT Akdeniz Havzası Programı kapsamında büyük bir başarıya imza atılmış.. Bu konuda “Projemiz, 15 katılımcı ülke tarafından sunulan 631 proje arasından seçilerek desteklenmeye layık görülen 60 projeden biri olmuş…

Bu konuda yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verilmiş:

Interreg NEXT Akdeniz Havzası Programı (Interreg NEXT MED) kapsamında, gençlik alanında desteklenen 7 projeden biri olan HEEFTA,Türkiye’den seçilen 3 gençlik projesi arasında yer aldı. Program kapsamında, bir diğeri Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi olmak üzere, Muğla’da destek alan iki kurumdan biri olmaktan gurur duyuyoruz. EGET Vakfı’nın gençler ve çevre odaklı çalışmalarının bir uzantısı olan HEEFTA, Vakfımızın uzun vadeli ve bölgesel ölçekte fark yaratacak çalışmalarının başlangıç noktalarından birini teşkil ediyor. İki yıldır TED Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı ortaklığıyla yürüttüğümüz Doğayla Yaşam Akademisi’ni geliştirerek sunduğumuz bu projeyle, EGET Vakfı’nın eğitim ve çevre alanındaki yenilikçi yaklaşımının uluslararası alanda da etkisini artırması bekleniyor. Proje ortağımız İspanya’nın koordinatörlüğünde yürütülecek çalışmada, yer alan diğer uluslararası ortaklarımız ise İtalya, Yunanistan, Mısır ve Tunus’tan.

Türkiye’nin bu programa dahil olması, daha dirençli, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir Akdeniz‘e doğru ilerlemeye katkıda bulunması açısından çok önemli bir adım olarak değerlendirilen açıklamada “Program kapsamında bölgemizde yaygınlaştırılacak bu etkinin, HEEFTA’nın yeşil dönüşüm için bölgesel iş birliğini güçlendirme, ortak anlayışa dayalı yaklaşımlar ve çözümler geliştirme, uluslararası bir ağ oluşturma ve yeşil & mavi becerilerin gelişimini destekleme hedefleri doğrultusunda katkı sağlaması planlanıyor. Bu başarının mimarlarından biri olan, projemizin yazımını ve yönetimini üstlenerek sürecin başarıya ulaşmasında büyük emek veren EGET Vakfı Danışma Kurulu üyesi sayın Müge Bakioğlu’na değerli katkıları için teşekkür ederiz.” diye devam edilmiş…

İSPANYA, İTALYA, TUNUS, MISIR VE YUNANİSTAN İLE “BÜTÜNCÜL ÇEVRE EĞİTİMİ”

Kendisi için yaşama dair bir beklenti geliştirmeyen ve tüm yaşam felsefesini başkalarına yardım etmek üzerine kurduğu” belirtilen ve bu yüzden bugün kendisine “Yaşayan Safai” denilmekte olan S. Safai Özer ile ‘girişimci‘ ve artık bir ‘vakıfçı‘ olan Filolog H. Özlem Uzman tarafından kurulan EGET Vakfı’nın söz konusu başarısının daha anlaşılır hale gelmesi için vakfın mütevelli heyetindeki değerli isimlerden “kardeşim” diyebileceğim Op. Dr. Naki Bulut’u aradım.

Belki Vakfın Kurucu Başkanı H. Özlem Uzman’ı aramam gerekirdi, ama Naki Bulut ile ilişkimiz başka…

Onca işinin arasında özetle şöyle bilgilendirdi:

HEEFTA Projesi, EGET Vakfı’nın öncülüğünde geliştirilen bir proje. ‘HEEFTA’ Eğitimden Eyleme bir Bütüncül Çevre Eğitimi anlamına gelen “Holistic Environmental Education rom Training to Action”un kısaltmasıdır. İşin uzmanı arkadaşlarımızın hazırladığı bu projemiz ‘Interreg NEXT Akdeniz Havzası Programı’ kapsamında 15 ülkeden gelen toplam 631 başvuru arasında değerlendirilerek desteklenmeye değer bulunan 60 projeden biri oldu. Bunu ülkemiz ve Muğla için gurur verici buluyoruz. Bizim için de mutluluk verici.

HEEFTA, çevre sorunlarını yalnızca teknik değil, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve politik boyutlarıyla da ele alan bütüncül yaklaşımı sunmayı amaçlıyor. Bu amaç doğrultusunda gündelik yaşamda çevre krizinin yeniden üretimiyle ilgili farkındalık oluşturma ve çözüm geliştirme konularında mevcut boşlukları belirlemek üzere altı ülkede disiplinlerarası bir ağ oluşturulması hedefleniyor. Bununla birlikte proje, tüm yaş gruplarını formal ve informal eğitim çevrelerinde hedefine alan ve ortak akılla geliştirilecek programlar aracılığıyla, katılımcıların çevresel krizleri daha geniş bir perspektiften değerlendirebilmesini, mavi (su, denizcilik) ve yeşil (doğa, sürdürülebilirlik) beceriler edinmesini ve çözüm odaklı düşünme yetisi geliştirmesini hedefliyor.

Proje, Türkiye, İspanya, İtalya, Tunus, Mısır ve Yunanistan’dan akademisyen, araştırmacı ve uzmanların yer aldığı uluslararası bir iş birliğiyle yürütülecek. Katılımcı ülkeler arasında kurulacak ağ sayesinde bilgi ve deneyim paylaşımı sağlanacak, disiplinlerarası çalışmalarla çevre sorunlarına çözümler geliştirilmesi için altyapı oluşturacak bir ortak anlayış geliştirilecek. Hazırlanacak eğitim içerikleri, hem teorik bilgiyi hem de uygulamalı öğrenmeyi kapsayacak şekilde tasarlanacak.

ÇEVRE KONUSUNDA DONANIMLI SORUMLULUK SAHİBİ GENÇLER

EGET Vakfı Mütevelli Heyeti’nden Op. Dr. Naki Bulut’un verdiği bilgiye göre, işin içinde Ankara da yenilikçi ve kaliteli eğitim sunan bir vakıf üniversitesi olan TED Üniversitesi ile Türkiye Toplum Hizmetleri Vakfı (TOVAK) da varmış. Op. Dr. Naki Bulut bu konuda da şu bilgilendirmede bulundu:

Proje, TED Üniversitesi, EGET Vakfı ve TOVAK iş birliğiyle iki yıldır başarıyla sürdürülen ‘Doğayla Yaşam Akademisi’nden ilham alıyor. Bu güçlü temel üzerine inşa edilecek yeni program, akademinin sürdürülebilirlik ve eko-tasarım konularındaki deneyimlerini daha geniş kitlelere ulaştırmayı amaçlıyor. Elde edilen bilgi, yöntem ve eğitim içerikleri açık kaynak olarak paylaşılacak. Böylece sadece üniversite öğrencileri değil, uzun vadede toplumun farklı kesimleri ve sektörleri de bu dönüşümden faydalanabilecek.

HEEFTA, gençleri çevre konusunda donanımlı, sorumluluk sahibi bireyler olarak yetiştirmenin yanı sıra, daha adil, dayanıklı ve sürdürülebilir bir gelecek için bölgesel ölçekte kalıcı bir etki yaratmayı hedefliyor.

Sonuç olarak TürkiyeInterreg NEXT Akdeniz Havzası Programı‘nın ilk proje teklif çağrısı sonucunda seçilen projelerin yarısından fazlasında yer alarak Akdeniz Havzasına katkı sağlayan Programa önemli bir ortak olarak adım atmış olurken, Muğla’da EGET ile adını bu alanda da duyurmuş oluyor.

Edindiğim bilgilere göre, Türkiye’nin ilk kez 2021-2027 döneminde katıldığı Interreg NEXT Akdeniz Programı’nın ilk çağrısı kapsamında 463’ü Türk ortaklı 631 proje teklifi sunulmuş. Bu projelerden 112’si ikinci aşamaya kalırken değerlendirme süreci sonunda 60 proje hayata geçmeye hak kazanmış.

İlgili sayfalarda bu konuda “134 milyon avro değerindeki çağrı ile 15 ülkeden 388 ortak, Akdeniz havzasına pek çok farklı alanda somut ve dönüştürücü çözümler sunacak.” denilmekte…

Biz de EGET Vakfı’nı kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz…

EGET Vakfı’nı anlatmaya devam edeceğiz…